Liv Ulus Hastanesi 1. kat yatan hasta servisi
Hastaneye yatış her zaman ciddi olmasa da "ilk yatış" bir kırılmayı harekete geçirir. Hasta, yabancı bir çerçeve ile karşı karşıyadır ve alışık olmadığı bir zamansallık içinde ondan hasta olması istenir ve kişi bakım gören bir nesne konumuna gelir. Hasta, herhangi bir hastadır hatta bazen de ismi yerine yatak numarası ile tanımlanan kişidir. Hastaneye gitmek zaten artık tanınmayan ve bildik olmayan bir dünyaya girmektir. Burada söz konusu olan hastalıkla ya da hayatla girilen bir savaştır ve bu savaşı da en çok hastaneye muhtaç olduğumuzda hissederiz.
Psikolog, klinik görüşmelerde hastaya önemli bir rol atfeder. Bu rol, hastaya bir kişi olarak yaptığı yatırım kapasitesindedir. Hastaya odasında ulaşmak ya da odamıza kadar gelmesini sağlamak çalışmanın ilk etabını oluşturur ve karşılaşma gerçekleşir. Hastanın odasında ve fiziksel bir yakınlık içinde başucunda, hasta bedenine yakın oluruz.
Hasta, belirtilerle ya da hastaneye yatma nedenleri ile değil, başına gelenlerle, hastalığının kaynağı ve sonucu ile hikâyesindeki rolü ile ele alınır. Bazı hastalar, görüşme sırasında uzun süren bu yatış döneminde hissettikleri endişeyi, hareket etmeden bir yatakta beklerken ne kadar yalnız hissettiklerini dile getirirler. Klinik görüşmenin işlevi, hastanede yatmasını gerektiren sorunlar ve fiziksel acı kaynakları karşısında hastanın kırılganlıklarını ve ruhsal kaynaklarını anlamaktır. Hastalıkla ilgili konuşulduğunda hastalığı, hasta bedeni ve yaşayan özneyi de duymuş oluruz.
Hastanede hastalar birincil bir kaygıyı ya da yardım edilmediğini hissedebilirler. Aynı, küçük çocuğun ihtiyaçları karşısında güçsüz olduğunu hissetmesi gibi. Bu anlarda hastanın yaşadığı kaygı ve kırılganlığı ilk nesne ilişkileriyle ilgili tasarımlarını harekete geçirir. Tedavi edenlerin niteliği, hastanın ihtiyaçlarına karşılık verme, ona güven verme anlamında "yeterince iyi" olup olmamalarıyla değerlendirilir. Yani bir anlamda tedavide erken dönemlerdeki bir ilişki yeniden canlanır.
Psikolog Ercan Taş
İlgili diğer makaleler:
- Beklemesini onlar kadar bilen yoktur
- Meme kanseri ve psikoloji ilişkisi
- Kanserle yaşam hikayesi: Meme Kanserinin psikolojik boyutları
- Kanserle yaşamın penceresinden: Elimde olsa...
- Psiko-Onkoloji nedir?